Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, bilgi güvenliğinin ülkeler açısından büyük öneme sahip olduğunu ve siber güvenliğin bu noktada bir sur görevi gördüğünü kaydederek, "Kriptolojiyi ise bu surun en sağlam kalesi olarak görüyoruz. Karmaşık şifreleme yöntemleriyle donatılmış bu kale, bilginin sadece yetkili kişiler tarafından okunmasını sağlıyor." diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nde Bilgi Güvenliği Derneği tarafından düzenlenen 17'nci Uluslararası Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım ve Türksat Genel Müdürü Ahmet Hamdi Atalay'ın katılımıyla başladı. Konferansın açılış konuşmasına gerçekleştiren Bakan Uraloğlu, artık bilginin dijitalleştiğini ve internet ağlarıyla ulaşılabilir hâle geldiğinin altını çizdi. Uraloğlu, son yıllarda internet kaynaklı veri ihlallerinin artmasıyla bilgi güvenliği yönetiminin öneminin arttığına işaret ederek, internete bağlı cihazların oluşturduğu "nesnelerin interneti" olarak adlandırılan uygulamanın hayatın her alanına nüfuz ettiğini anlattı.
Siber saldırıların sadece teknoloji sorunu olmaktan çıktığını, ekonomik ve sosyal hayatın her alanını etkileyen ciddi tehdit hâline geldiğini belirten Uraloğlu, gelişen tehditler karşısında bu alanlardaki çalışmaların öneminin giderek arttığını ve bu tehditlere karşı yenilikçi güvenlik önlemlerinin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
• "Savaşlar artık bilişim dünyasında yerini aldı"
Bakan Uraloğlu, savaşların artık bilişim dünyasında da yerini aldığına dikkati çekerek, "USOM koordinasyonunda görev yapan 14 sektörel SOME ve 2 bin 304 kurumsal SOME ile buralarda görev yapan 7 bin 873 siber güvenlik uzmanı ülkemizin sanal-siber sınırlarını koruyor. Bu yıl 97 binin üzerinde zararlı bağlantı tespit ederek, altyapı seviyesinde erişimlerini engelledik. USOM, bu yıl 12 binin üzerinde siber güvenlik bildirimini ilgili kurum ve kuruluşa ileterek gerekli önlemlerin alınmasını sağladı." ifadelerini kullandı.
Siber güvenlik alanında en önem verdikleri hususun, yazılımdan cihaz üretimine yerlilik ve millîlik olduğuna işaret eden Uraloğlu, USOM'da tamamen yerli ve millî geliştirilen Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule gibi uygulamalarla ülkenin siber güvenliğini sağladıklarını anlattı.
Uraloğlu, 284 farklı portun servis ve zafiyet taramasının haftalık olarak USOM tarafından gerçekleştirildiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Taramalarda 894 farklı zafiyet tasarımı kullanılmaktadır. USOM tarafından 7 saat içinde Türkiye'deki 838 bin 112 kritik kapsamda bulunan 'gov.tr, org.tr, pol.tr, edu.tr' gibi web sitesinin zafiyetlere karşı taraması yapılabilmektedir. Atmaca projesiyle yüzlerce zafiyete ait risk engellenmektedir. Kritik özel sektör kuruluşları ve kamu kurumlarına yönelik 17 milyona yakın IP adresinin her biri için düzenli yapılan taramalarla zafiyete ait riskleri proaktif şekilde tespit edebiliyoruz. USOM tarafından geliştirilen yapay zekâ teknolojisiyle 61 bin 293 alan adının vatandaşları dolandırmaya yönelik oltalama olarak kullanıldığı tespit edildi ve gerekli önlemler alındı. Son bir haftada 402 bin 979 zararlı internet adresine 165 milyon erişim engellendi, 2 bin 348 yani ağ saldırısı USOM'a raporlandı ve gerekli tedbirler alındı."
Siber güvenlik ve kriptoloji adında iki güçlü savunma konseptinin ortaya çıktığını aktaran Uraloğlu, "Siber güvenlik kavramını, bilgiyi dış dünyanın tehditlerinden koruyan bir sur gibi düşünebiliriz. Kriptolojiyi ise bu surun en sağlam kalesi olarak görüyoruz. Karmaşık şifreleme yöntemleriyle donatılmış bu kale, bilginin sadece yetkili kişiler tarafından okunmasını sağlıyor." diye konuştu.
-Aksakallar Konseyi Başkanı Yıldırım: “20 yıl sonrası için yatırım yapılmalı”
Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, açılışta yaptığı konuşmada üretilen bilginin doğru kullanılması gerektiğini dile getirerek, "Sosyal medya, sorumsuz medya değildir; sanal âlem yalan âlem değildir. Sanal âlem ve sosyal medyada yargısız infaz yapılıyor. Bu nedenle binlerce insan mağdur oluyor. O yüzden bu mecraların en olumlu şekilde kullanılması için hepimizin özen göstermesi lazım. Burada özellikle gençlere görev düşüyor. Dijital çağda rehber sizlersiniz." diye konuştu.
İnsanın olmadığı yerde konuşulanların anlamının olmadığını vurgulayan Yıldırım, geleceğin dijitalleşme, yapay zekâ olduğunu bu nedenle de gençlerin çok donanımlı yetişmeleri gerektiğini söyledi.
Yıldırım, her kurumun farklı çözümler ürettiğini, ancak koordinasyon konusunda istenilen yerde olunmadığını bildirerek, işin sahibinin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olduğunu ifade etti. Sektöre yönelik yatırımlara da değinen Yıldırım, yatırımların artırılması ve 20 yıl sonrasının ihtiyaçlarına göre yatırım yapılması gerektiğini kaydetti.